Zararli Aliskanliklar

ZARARLI ALIŞKANLIKLAR[1]

Değerli Mü’minler!

İslâm dini insana büyük bir değer vermiş; onun aklını, canını, neslini, malını ve dinini korumayı esas almış, bu değerlere zarar verilmesini de şiddetle yasaklamıştır. İnsanoğlu değersiz ve sorumsuz yaratılmamıştır dolayısıyla her iki dünyasını mahvedecek zararlı alışkanlıklar kendisine haram kılınmıştır.

Kıymetli Kardeşlerim!

Cenâb-ı Allah Mâide Sûresi’nde “Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz. Şeytan; içki ve kumarla aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz, değil mi?”[1] buyurarak bizi Allah’ın yolundan uzaklaştırabilecek başlıca zararlı alışkanlıkları belirtmiştir. Sevgili Peygamberimiz de (s.a.v), “İçkiden sakının, çünkü o bütün kötülüklerin anasıdır”[2] diyerek başta içki olmak üzere zararlı alışkanlıkların pek çok kötülüğe yol açacağını belirtmiştir. Bütün bu alışkanlıklar toplum hayatımızı temelden sarsan hususlardır.

Zararlı alışkanlıklara bazen taklit, özenti ve kötü çevre, bazen de merak ve kişilik zafiyeti sebebiyle başlanmaktadır. Bundan dolayı gençlerin eğitim, yetişme ve çevreden etkilenme dönemlerinde anne babaların çok dikkatli olmaları gerekir. Özellikle günümüzde ailelerin uyuşturucu ve içki, birde zararları toplumumuz tarafından fazla önemsenmeyen sigara konusunda daha duyarlı olması gerekmektedir. Bunun da yolu güzel örnek olmaktan geçmektedir. Kişinin ruh ve beden sağlığını bozan, itibarını zedeleyen, her türlü felaketine sebep olan kötü alışkanlıklara çocuklarımız genellikle küçük yaşlarda başlamaktadırlar. Üzülerek ifade edelim ki bu yaş, ilköğretim çağına kadar düşmüştür. Bu tür zararlı alışkanlıklardan uzak durmak hem toplum sağlığımız hem de aile ve ülke ekonomisi açısından da önem arzetmektedir.

Değerli Cemaat!

Kanser, astım, nefes darlığı, felç, kangren, hamilelerde düşük ve özürlü çocuk tehlikesi gibi daha sayamayacağımız birçok ciddi hastalığın nedeni olan içki, uyuşturucu ve sigara gibi maddî zararlı alışkanlıklar; kişisel sağlığı da tahrip ederek hem ailelerin hem de ülkemizin geleceğini karartmaktadır. Bütün bunlara dur diyebilmenin güçlü bir iman ve iradeye bağlı olduğunu unutmayalım.

Muhterem Müslümanlar!

Mâide Sûresi’nde zikrettiğimiz ayet-i kerime, manevi zararlı alışkanlıkların da toplumların felaketi olabileceğine işaret etmektedir. Buna göre kumar, büyü ve sihir gibi alışkanlıklar da şeytanın en çok sevdiği işlerdir. Ancak bunların yanı sıra yalan, iftira, zina, haset, rüşvet, gıybet ve benzeri alışkanlıklar da Müslüman kimliğimize yakışmayan ve bir müminde asla bulunmaması gereken hususiyetlerdir. Zira Peygamberimiz (s.a.v) bir soru neticesinde bir Mü’min’in korkak hatta cimri dahi olabileceğini ama asla yalancı olamayacağını[3] buyurmuştur. Bütün bu saydıklarımızdan uzak durduğumuz ölçüde hem ferdî hem de ictimâî refah ve huzurumuz sağlanmış olur.

Aziz Cemaat!

Rabbimizin şu ayetleriyle hutbeme son veriyorum: “Ey iman edenler; size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman Allah ve Rasulü’nün çağrısına uyun”[4] “Yeryüzündeki şeylerin helal ve temiz olanlarından yiyin. Şeytanın izinden yürümeyin, çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır”[5]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder