Nefis Terbiyesi

NEFİS TERBİYESİ

Muhterem Mü'minler!

Okuduğum ayet-i kerimede Rabbimiz şöyle buyuruyor: "Nefse ve onu düzgün bir biçimde şekillendirip ona kötülük duygusunu ve takvasını (kötülükten sakınma yeteneğini) ilham edene andolsun ki, nefsini arındıran kurtuluşa ermiştir. Onu kötülüklere gömüp kirleten kimse de ziyana uğramıştır."

Okuduğum hadis-i şerifte ise Resulüllah (s.a.s) şöyle buyuruyorlar: " Allah'ım huşû duymaz bir kalpten, kabul olunmayan duadan, doymak bilmeyen nefisten, faydası olmayan ilimden, bu dört şeyden sana sığınırım."

Değerli Mü'minler!

Yüce Allah, insanı en güzel bir biçimde yaratmış, ve çeşitli yeteneklerle donatarak diğer varlıklardan daha şerefli bir konuma yükseltmiştir. İnsanın bu şeref ve haysiyetini korumasının yolu ise nefis terbiyesinden geçmektedir. Mü'minin görevi nefsini, kendisine ve başkasına zarar vermekten alıkoyacak bir eğitim sürecinden geçirmektir. Bunun yolu da Yüce Kur'an'ın ışığında bir hayatı tercih edip onu ilahi rızaya götürecek yola yönlendirmek ve sağlam bir istikamete sevk etmektir. Mü'min Allah'ın bahşettikleriyle mutmain olduktan sonra varacağı yer, nimete kavuşan kulların makamı olacak ve Yüce Mevla kendisine şöyle hitap edecektir: "Ey huzur içinde olan nefis! Sen O'ndan razı, O da senden razı olarak Rabbine dön! İyi kullarımın arasına gir. Cennetime gir." Gayemiz nefsimizi bu ilahi iltifata layık hale getirmek olmalı. Yüce Yaratan tarafından haydi cennetime gel davetini almak ne büyük bir hazinedir.
Kullarım sıfatına mazhar olmuş cennet ehliyle beraber olmak ne büyük bir saadet! Şu fani dünyanın helak edici cazibesinden nefsi kurtarmak ne büyük bir muvaffakiyettir. Ve bunun farkında olmak ne büyük bir bahtiyarlıktır.

Değerli Kardeşlerim!

Hayatımızı emirleri ile yönlendiren Kerim kitabımız aldığımız gıdadan konuştuğumuz kelimelere kadar her anımıza dikkat etmemizi emretmekte ve bizi şöyle uyarmaktadır: "Ey İman edenler! Şeytanın adımlarına uymayın! Kim şeytanın adımlarına uyarsa bilsin ki o hayâsızlığı ve kötülüğü emreder. Eğer Allah'ın size lütfu ve merhameti olmasaydı sizden hiç biriniz asla temize çıkamazdı. Fakat Allah dilediği kimseyi temiz kılar. Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir"

Kıymetli Kardeşlerim!

Nefisle uğraşmak zor ve meşakkatli bir iştir. Her an bizimle beraber olan, sürekli hazlarımıza ve duygularımıza hitap eden, günahları süslü gösteren en büyük bela ile karşı karşıyayız. Nefsî kötülükler hayatımıza; kibir, riya, öfke, haset, mal ve makam sevgisi, şöhret tutkusu gibi kötü sıfatlarla yansımaktadır. Nefis ile mücadelede bir mürşid-i kamile ihtiyacımız vardır. O da Kur'an'ı bize tebliğ eden ve Kur'an'ı yaşayan Allah'ın Kutlu elçisidir. Kur'an'ın ışığında ve onun izinde takip edeceğimiz yol bizi cennete ulaştıracaktır. Ne güzel buyuruyor Yüce kitabımız: "Kim azgınlık eder ve dünya hayatını tercih ederse, şüphesiz, onun varacağı yer cehennemdir. Kim de, Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa, şüphesiz, cennet onun sığınağıdır."

Hutbemizi Efendimizin (s.a.s) şu dualarıyla bitirelim: "Allah'ım nefsime takvasını ver ve onu arındır. Nefsi temizleyenlerin en hayırlısı sensin. Onun velisi ve Mevla'sı sensin.Allah'ım senden rahmetini umuyorum. Beni göz açıp kapayıncaya kadar nefsimle baş başa bırakma! Bütün işlerimi ıslah eyle! Senden başka ilah yoktur."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder